Neo-Ortadoğu Avrupa

Yayınlama: 30.11.2016
A+
A-

İngiltere ‘’Brexit’’ dedi. Yani Britanya Avrupa Birliği’nden çıkış(exit) yapmak için düğmeye bastı. Neydi İngiltere’yi AB’den uzaklaştıran sebep?

Brüksel’den gelen emirler mi?

AB bütçesine yaptıkları ödemeler mi?

AB’nin ekonomik bunalımı mı?

Referandum da çıkan % 52 evet oyu mu?

Tabi ki de bunların hiçbiri… 1975’te AB’den çıkmak için yapılan referandumda % 67 evet oyu çıkmıştı. Mamafih İngiltere, AB ile yoluna devam etti. AB bütçesine yaptıkları ödemeler, AB ülkeleri ile yaptıkları ihracat(%47) ve ithalata(%54) bakılırsa devede kulak kalıyor. Ee zaten İngiltere’nin AB’de muteber bir ağırlığı var. Kaosun olduğu yerde olmayan, tabiri caizse etliye sütlüye karışmayan fakat mütemadiyen ortadaki pastanın en büyük payını alan İngiltere, dünya siyasetini nasıl okudu da AB’ den çıkmak istedi.

Bugün Ortadoğu, proxy/vekalet savaşlarının arenası haline dönmüş durumda. Ortadoğu’nun imkânlarını gasp etmek isteyen ülkelerin savaşını yüklenmiş proxy örgütler cirit atıyor coğrafyada. Sürekli el değiştiren bu örgütler, sahiplerinden taviz koparabilecek kadar güçlendiler. Dünyanın birçok yerinde merkezler oluşturmaya başladılar. Avrupa da bu oluşumdan payını alarak, ulusüstü yapısıyla terör örgütleri için uygun zemin haline geldi. Avrupa’nın Ortadoğu’ya attığı çamur eline bulaştı. DAEŞ, YPG vb. örgütlerin bir ayağı Suriye’de ise bir ayağı da Avrupa’da. Türkiye’ye karşı tehdit olarak ellerin de tuttukları PKK ve FETÖ’yü de unutmamak lazım. Kendi öz örgütleri de cabası…

Avrupa her keseye, her zevke hitap eden örgütler demetine tahavvül etmiş. ABD ve Avrupa’da milliyetçilik akımı yükselmiş. Bunun üzerine Türkiye de sınırı açıp sığınmacıların Avrupa’ya geçişine müsaade ederse işte asıl kaos o gün başlar. AB ülkeleri, bir yandan kendi aralarında siyasi, iktisadi ve içtimai savaşlara tutulmuş, diğer yandan da terör örgütlerinin yağması halinde kâbuslu bir güne uyanarak Ortadoğu’dan çok daha karışık bir hale gelecek. O zaman AB, kaos-kan-gözyaşı birliğine dönecek. Avrupa’yı, ortaçağından daha kötü günlerin beklediği ayan beyan ortada.

Birçok AB ülkesi nüfusundan daha fazla mülteci barındıran Türkiye, Kapıkule ve İpsala sınır kapılarını açarsa yeni bir kavimler göçüne sebep olarak sınırları değiştirebilir. Hepsinin Arap olduğu Ortadoğu coğrafyasında bile yüz yıldan fazla süredir siyasi bir çekişme varken, etnik yapıları farklı, terör yuvasına dönmüş Avrupa’nın kaç asırda muhasır medeniyetler seviyesine çıkacağı tahayyül bile edilemez.

AB’nin tek kurtuluşu Türkiye iken, AP müzakereleri durdurma kararı aldı. Bu ülke, darbeler, iktisadi ve içtimai buhranlar geçirirken süreci durdurmayan AB, kendi demokrasisinin kazandığı bir ülkeyi bugün AB’nin dışında tutuyor. Türkleri Avrupa’dan atmak için asırlarca uğraşmış, hala babalarının dedelerinin kinini güden, kendi gücünün azaldığının farkında olan bir yapının Türkiye’yi istememesi onlardan beklenenin kendisidir. Çünkü Türkiye’yi yakında içine düşecekleri kaostan çok daha tehlikeli görüyorlar.

İngiltere bu yıkımı herkesten daha önce fark etti. Şimdi köşesinde oturup süreci izleyecek. Kaos ayyuka çıkınca, devletler güçsüzleşince olaya müdahale edip Avrupa’nın yönetim inhisarına sahip olup Bremperyalizm İmparatorluğu’nu yeniden ihya etmeyi hedefliyor. Tek rakip olarak da yükselen değer Türkiye’yi görüyor. Bu yüzden Türkiye’nin terör örgütleriyle, olmadı darbelerle, o da olmadı ekonomik krizlerle yani kendi iç dertleriyle meşgul ettirilerek neo-ortadoğu Avrupa’ya müdahalesi engellenmeye çalışılıyor.

Bugün Türkiye’nin yaşadıkları sadece kendi özgürlük savaşı değil, dünyayı özgürleştirme savaşıdır.

Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.