Tarih ve kültüre mekan bin yılların tatlı yorgunluğu üzerinde olan bir şehir… Gülleri açarken şeyda bülbüllerinin ötüştüğü, nice sevgililerin buluştuğu bir şehir… Bayburt
…
Şanı, efkarı sığmaz gönüllere… asl-ı asaleti yüreklere işlenerek zirve olan duygulara tercüman ‘Hüsnün Pertevine Mailem’, ‘Geydim Çarıklarımı’, ‘Ah Şenol Bayburt Şenol Sende Ne’m Kaldı’…” gibi ezgileriyle büyük sevdalara aşk, gözlere katre olan bir şehir… Bayburt
…
Üzerinde ağıtların yakıldığı, yoklukların yaşandığı, acıların tadıldığı bir şehir… Bayburt
Nice evlerin yakıldığı, nice köylerin yıkıldığı, Taşhan’lar… Toplu katliamlar…
Ama bir ‘ruhu’ vardı otağında… İşte o büyük ruhu geçit vermeyecekti… Zalimin zulmü yetmeyecekti elbet… Şair, ‘Kop Dağı Oldu Duman’ diyecekti elbet… Çoruh, hep ama hep akacaktı… Bakmayın sessizliğine şimdi! Gizemli nişanesi Çoruh’un akışında olan bir şehir… Bayburt
…
Dede Korkut’un kopuzuna kulak veren topraklar… İlhamını Dedem Korkut’tan, nasibini tarihinden alan topraklar… Tabi ki böyükleri yetişecek bağrında… Zihnileri, Celalileri, daha niceleri olan bir şehir… Bayburt
Hatta Osmanları bile böyük doğacak. Kelle koltuğunda Bağdat surlarına çıkacak. Herkes ‘Genç Osman dediğin bir küçük aslan’ diyecek!
küçük bir çocuk ama bu toprakların hamuruyla yoğrulmuş yüreği büyük bir delikanlı… Kelle koltukta, Bağdat surlarında, işte O Delikanlı…
Ve biz torunları?…
Biz bu şehrin evlatlarıyız…
Geçmişimiz, tarihimiz bir de BİZ ve GENÇLİĞİMİZ… Geçmişimizle aramızdaki bağı korumak, yaşatmak temennisiyle…
Sizlere lise ikinci sınıfta iken Bayburt hakkında yazdığım serbest ve kuralsız bir şiiri paylaşmak istiyorum.
BİR ŞEHİR
Sorarsanız, ‘Bayburt’ manasın nedir? diye
Gendine ‘Yüceler Diyarı’ denen bir şehir
İlim irfan irşadları kimdir? diye
Celali, İrşadi, Zihni’ye giden bir Şehir…
Hep aynı kaldı, değişmedi dili
Gendine göre gonuşir Türkçeyi
Duyguları çok sıcak, çok samimi
Böyügüne ‘Emi neydirsen’ diyen bir şehir…
Lor dolması, guymak, gavut, ekşi lahana
Tel helvası, kuşburnu çorba, herse, hasuda
Kete, erişte, haşıl, kara helva
Sofrasında galacoş, çılbıra yiyen bir şehir…
Yazılan destana mekandır Kop Dağı
Nice kahramanların yurdu, toprağı
Anadolu kalesi, Dedem Korkut otağı
Böyükleri bağrında yatan bir şehir…
Çoruh coşkun akar yerinden
Havası şifadır, hafif serinden
Örtünür dağları kışın beyaz, yazın yeşilden
Sırtına ehramı giyen bir şehir….
Şavkı yıldız hilaldir al’ın Bayburt
Sicili en temiz, doğruluk yolun Bayburt
Söyler Dündari, ‘savur kolun’ Bayburt
At üstünde cirite harman bir şehir… (Fatih Dündar)