Son dönemde Havva ana ile gündeme gelen (O’nun ismiyle simgeleşen) Yeşil Yol Projesi nedir? Neyi hedeflemektedir? Bu projede bölgemizdeki doğal hayatı tehdit etmesi gibi riskler var mıdır? Bu konular hakkında kamuoyunun ve bölge halkının bilgilendirilmesi amacıyla bu yazı kaleme alınmıştır.
DOKAP Başkanlığı tarafından Turizm Master Planı kapsamında hayata geçirilmesi planlanan/öngörülen Yeşil Yol Projesi, DOKAP’ın resmi web sitesinde verilen bilgiye göre;
Buradan anlaşılan Samsun’dan Sarp sınır kapısına kadar olan yayla yollarının birleştirilmesi, yolların iyileştirilmesi, yolların genişletilmesi, gelen turist sayısının arttırılması ve bölgenin doğa turizmine açılmasıdır.
DOKAP Başkanlığı’nın yine resmi web sitesinde verilen bilgiye göre Yeşil Yol Projesi ile şunlar hedeflenmektedir;
Bu hedeflerden anlaşılacağı gibi samimi bir biçimde özellikle Doğu Karadeniz’in doğa turizmine açılması amaçlanmaktadır.
Belki de bu samimi niyetle proje hazırlanmışken farkında olunmadan bazı önemli risklerin göz ardı edildiği anlaşılmaktadır. Şöyle ki Doğu Karadeniz hem dünyanın hem de ülkemizin en güzel ormanlarının bulunduğu bölgelerden biridir. Bu bölge yoğun turizm aktivitelerine açılırsa ve bunun içinde DOKAP eylem planında da desteklenmesi yer alan[3] Yeşil Yol çevresindeki turizm konaklama, otel, yeme-içme tesisleri ve alt yapı çalışmaları; bu çalışmalar sırasında ve devamında bölgeye gelen yoğun turist akını ile çevredeki doğal hayatın katı, sıvı ve gaz atıkları ile kirlenmesi gibi yoğun bir değişime ve etkilenmeye/deformeye uğrayacağı görülmektedir. İnsanların yoğun bir şekilde bölgede bulunması bölgedeki tahribatı da hızlandıracaktır.
Buna en güzel örnek Uzungöl’ün şu anki halidir. Önceki haline göre turizme açıldıktan sonra yoğun ilgi gören hali arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Uzungöl çevresi hızlı bir yapılaşmaya sahne olmuştur. Bu şekilde Uzungöl’ün eski doğallığını ve güzelliğini hızla turizme bağlı olarak yitirdiğini görmekteyiz.
Bu nedenlerle Yeşil Yol Projesi ardından bölgenin doğal yapısını ve doğal hayatı tehlikeye sokacak yapılaşmayı da beraberinde getirecektir. Bu da Doğu Karadeniz Bölümünün ormanlarını, doğal hayatını (Özellikle nesli tükenmekte olan Kuş, Kelebek vb. hayvanların ve endemik bitki türlerinin) tehdit eden çok büyük riskler ortaya çıkaracaktır. Bu proje hazırlanırken bu riskler dikkate alınmış mıdır veya bu risklere karşı ne tür önlemler alınmıştır? Bu sorunun cevabını şuan bilmiyoruz. Yetkililerin bu konuda çok iyi düşünmesi gerekmektedir.
İnsan, bunları düşündükten ve analiz ettikten sonra proje sahiplerine şu soruları sormadan edemiyor;
[1] http://www.dokap.gov.tr/Haberler.aspx?hid=12141 erişim tarihi: 03/08/2015.
[2] http://www.dokap.gov.tr/Haberler.aspx?hid=12143 erişim tarihi: 03/08/2015.
[3] DOKAP Eylem Planı, s.62.