Selam, Selam, Selam

Yayınlama: 23.08.2018
A+
A-
@68_TulayAydin

Kurban Bayramını ifa ederken, temennimiz güzel dileklerde bulunmak. İmanımıza ve iman kardeşliğimize zeval gelmesin diye en iyiyi, en güzeli, hoşgörüyü, sevgiyi ve ahlâkı birbirimize tavsiye etmekle mesulüz.

İnsanlık adına, dünya adına, Müslümanlık adına güzel mesajlar vermek kulluk bilincinde olan herkesin yapacağı en güzel eylemdir. Allah emretmiyor mu biz kullara “her şeyin en güzelini yapınız! diye. Bizim birbirimize duyduğumuz sevgi, şefkat, muhabbetten fazlasını Allah (c.c) bize karşı duyuyor. Bizler evlatlarımızı canımızdan çok seviyoruz, o canı veren Allah (c.c) ki bizi bizden daha çok seviyor. Ve bazen öyle kötü şeyler yapıyoruz ki O (c.c) bizden ümidini kesmiyor, son ana kadar bizim düzelmemizi bekliyor. Bizden beklediği fedakârlığı bizler ne yazık ki O’na (c.c) çok görüyoruz. Ki kendimizi düzeltmeye çalışmıyoruz. Bizlere vaad ettiği selamet yurdu olan Cennet’i kendi ellerimizle neden Cehennem’e çeviriyoruz?

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) “Aranızda selamı yayınız!” diyor. Vakıa Suresi 25-26 ayetlerinde de belirtildiği gibi ; Ahirette, Cennet yurdunda kulların birbirine karşı söyleyecekleri en güzel kelâm “selam selam” olacaktır. Peygamberimize (s.a.v) sorulan bir soru üzerine “en hayırlı amel hangisidir?” sorusu üzerine hadis-i şerifte iman etmenin insanı dönüştüren özelliği, birbirine eklenen zincir halkalarını çağrıştıracak şekilde şöyle sıralıyor; iman-cennet-sevgi-selamlaşma

Dünya üzerinde son zamanlarda ne kadar Müslüman öldürüldü biliyor musunuz? Ben sayamadım. Üç, beş, yüz, bin, milyon! İnsanlık ölürken rakamların ne anlamı var?

“İşte bundan dolayı İsrâiloğulları’na şöyle yazmıştık: ‘Bir cana kıymaya veya yeryüzünde fesat çıkarmaya karşılık olması dışında, kim bir kimseyi öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir can kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur.’ Şüphesiz peygamberlerimiz onlara apaçık deliller getirdiler. Ama bundan sonra da onların çoğu yeryüzünde taşkınlık göstermektedirler.” Mâide/32. ayette de söylendiği gibi “Bir insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüş olmak!” sözünden çıkarım yaparken sayıların pek de önemi kalmıyor…

Dünya toplumu Allah’ın verdiği emri yanlış anladı sanırım. Savaşlarla, katliamlarla, zulümlerle “insanlık” kurban edilirken; Allah’a olan bağlılığımız, sadâkatımız ve yakınlığımız için biz kullara addedilen İslami görevlerden birini yani bize helal kılınan hayvanları “Allah adına Kurban Kesmek” farizasını yerine getirmemiz lazım değil miydi? Takva sahibi olan elbetteki bunu yapar. Kestiğimiz kurbanların kanları da elbetteki Allah’a (c.) ulaşmıyor, Allah’a (c.c) ulaşan bizim takvamızdır. Hz Mevlana’nın da dediği gibi ; “Kıyamet günü; alacalı öküzler, yani kötü düşünceli kâfirler ve fasıklar için korkunç bir kurban bayramıdır. O gün, öküzlere (yani Hakk’tan uzak olan gâfillere) ölüm, mü’minlere ise bayram günüdür!”

Son zamanlarda dünyada iki lider yüksek volümle bağırıyor! Biri şer, biri hayrı dillendiriyor. Şerri dillendiren o malum kişi (kimi kasteddiğimi anlamışsınızdır) ve füguranları (ve kimleri kasteddiğimi da anlamışsınızdır) dünyadaki kaosun, vahşetin, zulmün, yıkımın ortakları hep bir ağızdan kan bürümüş gözleriyle, kudurmuş köpekler gibi ağızlarından salyalar akıtarak ellerindeki kuklaları, argümanları kullanarak hayvandan daha aşağı bir yaratık olduklarını adeta haykırıyorlar.

Dünyanın bu son zamanlarda karşılaşmış olduğu ekonomik savaş cehenneminde yine bir yerlerde Müslümanlar katledilerek öldürülüyor. Haberleri izlerken görüntünün altında yürütülen haber bandında da dünyanın bir çok yerinde Müslümanların öldürüldüğü haberi geçmektedir. Peki biz bu insanlığı nereye koyacağız? Birileri köle devletler kurmak için dünyayı hallaç pamuğu gibi oradan oraya atarken buna dur diyecek kimse yok mu?

Ekonomik savaşla insanları oyalayarak asıl büyük resmi kaçırıyoruz maalesef!

Dünyanın sesi çıkmazken, “görmedim, duymadım, bilmiyorum!” diyerek üç maymunu oynayan devletleri ve liderleri nereye koyacağız? Kim bunlara haddini bildirecek?

İnsanlar bir bir kurban edilirken göklerden gelen bir haberle bunlara dur diyecek bir lider de var elbet!

Hayrı dile getiren de mazlumun sesi olan kısık sesleri harekete geçiren de “dünya beşten büyüktür” nidâsıyla milyonları ayağa kaldıran da bir lider var. İster kabul edin ister kabul etmeyin bugüne kadar hiçbir lider zalimin zulmüne bu tonda karşı durmadı. Kimden mi bahsediyorum elbetteki bu yüzyılın gelmiş geçmiş ve bu çağa damgasını vuran Türk oğlu Türk olan bir liderden bahsediyorum. Dünyadaki mazlumların hamisi Türkiye Cumhuriyeti’nin başkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Tarih sayfaları adını altın harflerle yazacaktır.

Selam olsun hayrı öğütleyen, güzelliği gönüllere nakşeden güzel insanlara, selam olsun…

Kurban Bayramınızı Kutlarım… İyi Bayramlar…

Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 1 Yorum
  1. hamiyet yücesoy-dısburg dedi ki:

    güzel icraatlar güzelde taihi bayburtumuzdaki bütün türbeler anıtlar bakımsız içler acısı,ne kaderki ilgilenen yok gibi,
    bu yapıtlar memleketin kütük ve tapusudur,dolayısıyla “kent konseyi oluşmalıdır tıpkı konya ve diğer şehirler gibi.slm