Ahmet Hasbi Aker, BAYDER Kültür Sohbetleri’nde Anıldı

Ahmet Hasbi Aker, BAYDER Kültür Sohbetleri’nde Anıldı
Yayınlama: 30.12.2025 - 14:06
A+
A-

Bayburt Portalı – Bayburt Tarih-Kültür ve Edebiyat Derneği (BAYDER) tarafından geleneksel olarak düzenlenen Kültür Sohbetleri’nin bu haftaki konusu, Bayburt’un yetiştirdiği mümtaz şahsiyetlerden “Ahmet Hasbi Aker” oldu.

BAYDER’in her hafta düzenlediği ve şehrin kültürel hafızasına ışık tutan Kültür Sohbetleri programında bu hafta, “Ahmet Hasbi Aker’in Hayatı, İlmî Kişiliği ve Mirası” ele alındı. Din görevlisi Mehmet Salih Turanoğlu tarafından gerçekleştirilen sunumda, Aker’in çocukluğundan vefatına kadar geçen ilim dolu hayatı, vatan savunmasındaki mücadelesi ve edebi derinliği aktarıldı.

Fedakâr Bir Annenin Sırtında Başlayan İlim Yolculuğu

Turanoğlu, Ahmet Hasbi Aker’in 1888 yılında Bayburt’un Abusta (Çakırbağ) köyünde doğduğunu belirterek başladığı sunumunda, ilginç bir detaya dikkat çekti: “Ahmet Hasbi Efendi, yedi yaşından itibaren eğitim alabilmek için kışın karda çamurda annesi Fadime Hanım’ın sırtında komşu köye taşınmıştır. Annesinin bu büyük fedakarlığı ve oğlundaki zekayı keşfetmesi, onu Rize’deki medreselere, ardından Bayburt Ulu Camii karşısındaki medreseye taşımıştır.”

Cepheden Kürsüye Bir Hayat: Sarıkamış’ta Donan Parmaklar

Aker’in sadece bir din adamı değil, aynı zamanda bir vatansever olduğunu vurgulayan Turanoğlu, hocanın askeri geçmişine dair şu bilgileri paylaştı:

1915 yılında yapılan imtihanla yedek subay ve tabur imamı olarak Sarıkamış Cephesi’ne gitti. Ağır kış şartlarında her iki ayak parmaklarını donma sonucu kaybetti. Geri hizmette Halit Paşa’nın birliğinde görev aldı ve Rus işgali sırasında Sivas Sultanisi’nde muallimlik yaptı.

Eğitim Camiasındaki Öncü Rolü: Kurucu Müdürlükleri

Turanoğlu, Ahmet Hasbi Aker’in Bayburt Ulum-i Diniye İdadisi muallimi olduğunu, Cumhuriyet döneminde de modern eğitim kurumlarının inşasında kilit roller üstlendiğini vurguladı. Aker’in eğitimcilik kariyerine değinen Turanoğlu, “Ahmet Hasbi Efendi, Bayburt’un eğitim tarihindeki köşe taşlarından biridir. Kendisi, Bayburt Cumhuriyet İlkokulu’nun kurucu başöğretmenliği görevini yürütmüş; ardından Şair Zihni İlkokulu ve Pulur’daki ilkokulun kurucu müdürlüğü görevlerinde bulunarak bu kurumların temellerini atmıştır.” dedi.

Turanoğlu, Aker’in Pulur’da okul saatleri dışında millet mektebinde dini eğitim ve hat sanatı üzerine eğitimler verdiğini de sözlerine ekledi.

Maddiyata Tamah Etmeyen Bir Müderris

Emekli olduktan sonra Şingah (Ketenci) Camii’nde fahri olarak görev yapan Ahmet Hasbi Efendi’nin, hiçbir maddi karşılık beklemeden öğrenci yetiştirdiğini belirten Turanoğlu, “Kendisine teklif edilen Kars ve Gümüşhane Müftülüğü gibi makamları reddetmiş; hayatı boyunca kimseden bir kuruş talep etmeden, sadece kendi tarlalarının geliri ve emekli maaşıyla geçinmiştir,” dedi.

“Bayburt’un Mehmet Akif’i”

Hoca Efendi’nin edebi yönünün çok güçlü olduğunu ifade eden Mehmet Salih Turanoğlu, Aker’in Arapça, Farsça ve Fransızca bildiğini, Fuzuli, Ömer Hayyam ve Hafız-ı Şirazi’nin eserlerini ezbere okuduğunu söyledi. Turanoğlu, “İlmi birikimi ve Milli Mücadele’ye katkısıyla o, karakter bakımından Mehmet Akif Ersoy’a benzetilmiştir,” ifadelerini kullandı.

Kayıp Bir Miras: Fetavây-i’l-Ferâiz el-Kübrâ

Sunumun sonunda Ahmet Hasbi Aker’in miras hukukuna dair kaleme aldığı ancak günümüze orijinali ulaşmayan “Fetavây-i’l-Ferâiz el-Kübrâ” adlı eserine değinildi. Turanoğlu sunumunu, “26 Aralık 1955 tarihinde vefat eden Ahmet Hasbi Aker, ardında onlarca yetişmiş talebe ve örnek bir ahlak mirası bırakarak Bayburt tarihine adını altın harflerle yazdırdı.” ifadeleriyle tamamladı.

BAYDER Başkanı Fatih Dündar, Mehmet Salih Turanoğlu’na sunumları için teşekkür ederek günün anısına teşekkür belgesi takdim etti.

Kültür Sohbetleri; şiir sunumları, İmdat Sancar, İsmail Öksüz, Yunus Emre Ayçiçek, Uğur Dündar, Mustafa Gökoğlan’ın sahne sunumları ve koro türküleriyle sona erdi.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.